6 Haziran 2012 Çarşamba


Ceviz ağacının sinekleri ısırıyordu bileklerini göğün sancısı başladığında
Damenindeki toprağı silkeliyordu Gaia neşterin ucu tutuştuğunda, neşterden damlayan kör nem
Alev alevdi başladığında sancısı göğün ve
Daldı bıçak rahmine ansız, ifşa oldu çilehanenin yıkıntıları arasında bir spot lambası ve yanında duş başlığı, eskicinin nafakası, rahmin duvarında asılı
Daldı bıçak hanesine penceresinden alelacele, demirlerine çarpıp, çınlayıp çırpınıp ,
pervaza asılmış halbuki içi dışı,adı,sanı,arı, kurumadılar gök sancılı, neşterden damlayan kör nem şımşırık etti eşyaları
Sokak ortası
 kör çeşmenin başında, yerinden sökülmüş bir küvet bu alem küflü paslı, Gaianın düşük yapmışı,
  giderine dolanan saç telleri kronosun, kurumadı, gök sancılı, neşterden damlayan al nem tıkadı yolları
                                                Tüylerim kırmızı, bacak  aralarım, başım kırmızı, tıpalı göğüslerimin süt dolu içi dışı
Çek tıpamın zincirini, aksın sütümün kaymağı toprağının arıklarında, uçuşsun sinekler çamurunun kaynağında, yeşersin ceviz ağacı
Ki bağla beni gövdesine,açsın
 kırmızı gülleri farlarının,  yollara düşende takılıp kalan saçlarımın, telinde inleyen ah eden, bülbül misali kornasına yüklenen kronosun
 delsin benzin deposunu boynuzlarım, al sürülmüş boynuzlarım, törpülensin kaportanın levmiyle, sunağım en pahalı kuaförhane, Kronos,  türbene halel gelmesin kır kepçemin tırnaklarını
Ya hu
Kes canımın ipliğini, yak göğsüm uçlarını, göğüslerimin süt dolu içi dışı, isle beyazını, gülün beyazındaki kiri kazı
Kronos eydir: kazıdım kiri beyazındaki gülün
Girdi parmağıma dikeni gülün
Neşterin ucu alev alev neşterden damlayan kör nem deşemez parmağımdaki dikeni gülün
Acımayacak ağlama Kronos, su sızar yoksa kanatlarından göğün martılarının
Ağlarsan parmak uçları ıslanır martıların. Ahhhhhhhhh
                                        Yağmur başladı.